SABRO

SÜDEF: “Süryanilerin can ve mal güvenliği sağlanmalı”

Süryani Dernekler Federasyonu (SÜDEF), Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Badıbe (Dibek) köyünde 8 Ağustos’ta katledilen Gevriye Sarı’nın faillerinin ortaya çıkarılması çağrısında bulunduğu yazılı bir açıklama yaptı.

Turabdin’in Nusaybin ilçesine bağlı Süryanice ismi Bethdebe (Badıbe) olan Dibek köyünde 8 Ağustos günü saat 22.00 sularında Gevriye Sarı isimli Süryani vatandaş, kimliği belirsiz kişiler tarafından evinde ateşli silahla katledildi.

Otopsi raporunda üç kurşunla katledildiği paylaşılan Gevriye Sarı, dün Bethdebe köyündeki Meryem Ana Kilisesi Mezarlığı'nda çok sayıda kişinin katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı.

Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Süryani Dernekler Federasyonu (SÜDEF), Gevriye Sarı’nın faillerinin ortaya çıkarılması çağrısında bulunarak, Sarı’nın ailesi ve yakınlarına baş sağlığı diledi.

SÜDEF, “Süryani halkımızın evlatlarından Gevriye SARI 08.08.2021 tarihinde Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Badıbe (Dibek) köyünden kimliği belirsiz kişiler tarafından alçakça bir şekilde evinde katledildi” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, köydeki tanıkların verdikleri bilgiye göre gece saat 22:00 sularında faillerin Gevriye Sarı’nın evine geldikten bir saat sonra silah seslerinin duyulduğunu fakat sabah 06:00 da köy sakinlerinin eve girmesiyle Gevriye Sarı’nın cansız bedeniyle karşılaşıldığını ve olayın güvenlik birimlerine bildirildiği paylaşıldı.

“Faili meçhul cinayetlere bir yenisinin eklenme kaygısını arttırıyor”

SÜDEF, yaşanan katliamın iç yüzünün hala ortaya çıkarılmamış olmasının, 1915 soykırımlarıyla başlayan Süryanilere yönelik gerçekleştirilen faili meçhul cinayetlere bir yenisinin eklenme kaygısını arttırmakta olduğunu belirtti.

“Failleri ortaya çıkarılmayan cinayetlerle Süryaniler göç etmek zorunda kaldı”

1990’lı yıllardan bugüne kadar birçok çevre ve kontra gruplarının Süryanilere karşı çeşitli amaçlarla onlarca kişiyi katlettiğini ifade eden SÜDEF, “İşlenen cinayetlerin birçoğu faili meçhul olarak kalmıştır. Hesabı sorulmayan ve failleri ortaya çıkarılmayan bu cinayetlerle onlarca Süryani köyü boşaltılmış ve binlerce aile yerlerinden ve yurtlarından göç etmek zorunda kalmışlardır” açıklamasını yaptı.

“Süryani halkına yapılan saldırılar karşısında duyarlı bir şekilde harekete geçmeliyiz”

Açıklamada, Gevriye Sarı ile beraber son iki yılda Beytüşşebap’ta kaçırılan Şimuni ve Hurmüz Diril, İzlo Dağında (Bagok) katledilen Yusuf Kurt cinayetlerinin 90’lı yıllarda Süryanilere yönelik gerçekleştirilen sistematik ve planlı saldırıları anımsattığı paylaşıldı. “Bazı güçler Süryanilerin yurtlarına dönmelerini, kendi tarihi köy ve manastırlarını tekrar sahiplenerek inşa etmelerini engellemeye çalışılmaktadır” cümlelerini kullanan SÜDEF, tüm kamuoyunu Süryani halkına karşı yapılan bu saldırılar karşısında duyarlı bir şekilde harekete geçmeye çağırdı ve bunun insani bir görev olduğunun unutulmaması gerektiğinin de altını çizdi.

“Süryanilerin can ve mal güvenliği sağlanmalı”

Gevriye Sarı’yı katledenlerin ortaya çıkarılması ve yargıya teslim edilmeleri, Süryanilerin can ve mal güvenliğinin sağlanmasını devletin yetkili birimlerinden talep eden SÜDEF, “Süryani halkımızın kurum ve kuruluşlarını İzlo dağı (Rayıte) bölgesi üzerinde oynanan çirkin oyunlar karşısında seslerini yükseltmeye ve her alanda üzerlerine düşen sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Açıklamada son olarak, Süryani Dernekler Federasyonu olarak Süryani halkına karşı işlenen bu düşmanca saldırı ve cinayet nefretle kınanırken, katledilen Gevriye Sarı’nın ailesi ve yakınlarına baş sağlığı dilendi.

TOP