Haber: Marta Sömek

744 gündür kayıp olan Hurmüz ve katledilen Şimuni Diril ile ilgili yürütülen soruşturmada, savcılığın hazırladığı iddianamenin “yetersiz” bulunarak reddedilmesine tepki gösteren avukat Orhan Kemal Cengiz, “Hukuki anlamda büyük bir skandal, çok açık bir şekilde failler korunuyor, bir cezasız bırakma politikası var” dedi.

Şırnak’ta kaçırıldıktan sonra 744 gündür hiçbir haber alınamayan Hurmüz ve katledilen Şimuni Diril ile ilgili yürütülen soruşturmada Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın hazırladığı iddianameyi “yetersiz” bularak reddetti.

Diril ailesinin avukatı Orhan Kemal Cengiz, Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, savcılığın hazırladığı iddianameyi “yetersiz” bularak reddetmesine ilişkin gazetemize değerlendirmelerde bulundu.

Gizlilik kararı getirilen soruşturmada “iğneyle kuyu kazar gibi” ilerlediklerini paylaşan Cengiz, iddianamenin reddedilmesine ilişkin avukatlara herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını, kendi araştırmaları sonucunda öğrendiklerini aktardı.

“İddianamenin reddedilebilmesi mümkün değil”

Öte yandan Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin avukatlara iddianamenin 4 Ocak günü geldiğini söylediklerini kaydeden Cengiz, iddianamenin sürenin dolmasına rağmen usulsüzce reddedildiğini dile getirdi. Cengiz konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “İddianamenin 4 Ocak tarihinde geldiğini söylediler bize, 15 gün süresi var normalde 19 Ocak tarihinde doluyor ve süre dolduktan sonra iddianamenin reddedilebilmesi mümkün değil. Bugün ise ‘5 Ocak tarihinde bize geldi’ dedi Ağır Ceza Mahkemesi, orada bile şüphe var.”

“Bu kadar vahim hak ihlallerinin olduğu bir dosyada…”

Dosyadaki gelişmelere dair hala hiçbir şey göremediklerini ve bilgilendirilmediklerini söyleyen Cengiz, “Bu kadar vahim hak ihlallerinin olduğu bir dosyada, reddedilecek kadar zayıf bir iddianamenin hazırlanması çok acı. Defalarca kez dilekçe verdim, Meclise, İnsan Hakları Komisyonu’na yolladım. Sulh Ceza Hakimliği’ne de yazdım” cümlelerini kullandı.

“Failler korunuyor!”

İki yıl boyunca dosyadaki gizlilik kararının faillerinin korunması nedeniyle sürdürüldüğünü vurgulayan Cengiz, “İki yıl boyunca bir dosya gizli yürütülmeye çalışılıyorsa bunun nedeni kusurları ve yetersizlikleri saklamaktır. Oyalıyorlar bizi, çok açık bir şekilde failler korunuyor, bir cezasız bırakma politikası var” şeklinde konuştu.

“İki yıldır bizi oyalıyorlar!”

İddianamenin reddedilme gerekçesini aktaran Cengiz, “İddianamenin unsurlarını taşımaması, “suçun düzgün tanımlanmaması” gibi gerekçelerle reddedilmiş, iki yıldır bizi oyalıyorlar” aktarımını yaptı.

“Hukuki anlamda büyük bir skandal!”

Cengiz ayrıca tek görgü tanığı ve Diril çiftinin akrabası olan Apro Diril’in defalarca tutuklanıp serbest bırakılmasına ilişkin de, “Niye tutuklanıyor demek ki delil var, o zaman neden serbest bırakılıyor, bu dosya cezasız bırakılmak isteniyor, başından beri böyleydi, bugün de artık skandal boyutuna ulaştı. Hukuki anlamda büyük bir skandal var burada” yorumunu yaptı.

“Yetersizliklerini saklamak için sürekli gizli tutuyorlar”

744 gündür kayıp olan Hurmüz Diril için de soruşturmanın başından beridir etkin bir arama yapılmadığının altını çizen Cengiz, “Bu yetersizliklerini saklamak için dosyayı sürekli gizli tutuyorlar. Çünkü dosya açık olsa avukatlar, barolar görecek, kamuoyu anlayacak ne yapılıp ne yapılmadığını, bunu önlemek için gizlilik kararı getirdiler” değerlendirmesini yaptı.

“İşlemlerin çok acil yürütülmesi gerekiyor!”

Savcılığın avukatlara, “Sanıklar bir şey öğrenmesin” diyerek soruşturmanın gizli yürütüldüğünün söylendiğini paylaşan Cengiz, soruşturmada yapılan hiçbir şeyin olmadığını sözlerine ekledi. Cengiz ayrıca Hurmüz Diril’in hala bulunmamasına ilişkin ise, “Ölümü geçtik bir tane kayıp var, bu işlemlerin çok acil yürütülmesi gerekiyor, iki yıldır bir insan kayıp” sözleriyle seslendi.

“Takipçisi olmaya devam edeceğiz”

Henüz iddianameyi görmediklerinin ve en kısa zamanda ulaşacaklarının bilgisini veren Cengiz, karara itiraz edeceklerini, konunun da takipçisi olmaya devam edeceklerinin mesajını verdi.

Ne olmuştu?

Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı, Süryanice ismi Mehre olan Kovankaya köyünde kaçırıldıkları düşünülen ve en son 7 Ocak 2020 tarihinde haber alınan Diril çiftinden 65 yaşındaki Şimuni Diril’in cansız bedenini, çiftin oğlu 70 gün sonra köy yakınlarında bir derede bulmuştu.

744 gündür kayıp

İki yıldan beridir failleri bulunmayan Şimuni Diril’in eşi Hurmüz Diril ise tam 744 gündür kayıp.

Hava koşulları “bahane edilerek” köyde yapılan birkaç arama dışında etkin bir arama yapılmadı ve hemen ardından Beytüşşebap Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmaya gizlilik kararı getirildi.

Şimuni’nin katledilmesi ve cansız bedenine ulaşılmasının ardından çocukları Hurmüz için de benzer bir sonuçla karşılaşacaklarını düşünmeye başlasa da tam 700 gün boyunca hiçbir gelişme kaydedilmedi. Soykırım sonrası ve soykırım politikalarının sürdürülmesinin ardından dünyanın birçok yerine dağılan Süryaniler, Hurmüz ve Şimuni için girişimlerde bulunsa da hiçbir sonuç alınamadı.

Defalarca tutuklanıp serbest bırakıldı

Yürütülen soruşturma kapsamında ailenin akrabası ve tek görgü tanığı olan Apro Diril, 23 Haziran’da gözaltına alındıktan sonra tutuklanmış, 10 Eylül tarihinde de tahliye edilmişti. 2 Ekim’de ikinci kez tutuklanan Apro Diril, 1 Kasım günü ise yeniden serbest bırakılmıştı.