SABRO

Şimuni ve Hurmüz Diril’in akıbeti

Şırnak'ta, 11 Ocak’ta kaçırılan Diril çiftinden 65 yaşındaki Şimuni Diril’in cansız bedeni 70 gün sonra köy yakınında bulunmuştu, 71 yaşındaki Hurmüz Diril’den ise 202 gündür haber alınamıyor. Gelişmeleri aktarıyoruz.

Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Mehre köyünde yaşayan ve 11 Ocak’ta kaçırılan Diril çiftinden 65 yaşındaki Şimuni Diril’in cansız bedeni çiftin oğlu tarafından 70 gün sonra köyün yakınındaki derede bulunmuştu.

71 yaşındaki Hurmüz Diril’den ise 202 gündür bir haber alınamıyor.

Soruşturmada gizlilik kararı olması sebebiyle herhangi bir bilgi edinilemiyor.

Köyde arama çalışmalarını ailenin kendi imkanlarıyla sürdürdüğünü söyleyen çiftin oğlu Papaz Remzi Diril, devletin drone ile arama yaptığını fakat nasıl bir yol izlediğini bilmediklerini gazetemizle paylaşmıştı. Köyde Diril çiftiyle yaşayan akrabaları ve tek görgü tanığı olan Apro Diril ifadesinde, “çiftin PKK tarafından kaçırıldığı, 2 erkek ve 1 kadın oldukları”nı iddia etmişti.

Daha sonra konuya ilişkin HPG bir açıklama yapmıştı. Fırat Haber Ajansı’nda yer alan açıklamada, çiftin kaybolmasından “kontralar” sorumlu tutulmuştu. Açıklamada: “11 Ocak tarihinde Mehrê köyünden Keldani olan Şimoni ve Hürmüz Diril isimli eşlerin kaybolduğu bilinmektedir. Bu olay ile ilgili olarak; olay günü bu 2 sivil vatandaş bölgede kontra faaliyetleri yürüten 3 kişi tarafından kaçırılarak katledilmiş ve bu sivil yurttaşların cenazelerini Hêzil suyuna atmışlardır” ifadelerine yer verildi.

Gazeteci Altan Sancar’ın haberinde, çiftin çocukları Devran ve Remzi Diril, Apro Diril ile yaptıkları görüşmelerde çelişkiler olduğu ve çelişkilerin giderilmesinin ise olayın tek tanığı Apro Diril’in elinde olduğu ifade ediliyor.

Altan Sancar’ın haberi şöyle:

Takvim yaprakları 12 Ocak 2020 tarihini gösterdiğinde Hürmüz ve Şimuni Diril’e sürpriz yapmak üzere Avrupa’dan gelen akrabaları ile at sırtında köye giden Remzi Diril, köye vardığında anne ve babasının evde olmadığını görüyor. Eve camdan giren Remzi Diril ailesinden iz bulamazken, evin dağınık olmadığını ve herhangi bir zorla girilme emaresi olmadığını fark ediyor.

“Ailemi bulamayınca Apro’ya sordum. Bana önce kendisine gelerek ‘Biz gideceğiz, hayvanlara sen bak’ dediklerini söyledi. Biraz bekledik ve ailem dönmeyince yakınlarımız ile aramaya başladık. Bulamayınca da jandarmaya haber verdik ve geldiklerinde ifade aldılar. İfadede bizlere ‘gittiler’ diyen Apro Diril, ailemi örgütün kaçırdığını söyledi. Jandarma ekipleri köyde arama yaptı, ancak iz bulamadı. Ailemin ilaçları ve annemin cep telefonu evdeydi. Ancak babamın cep telefonunu bulamadık.

“Apro Diril’in de evinde arama yapıldı ve evinden bir silah çıktı. Apro, üç örgüt üyesinin gelerek ailemi götürdüğünü, kendisinin de tehdit edildiğini söyledi. Dediğine göre 11 Ocak’ta, yani biz köye gitmeden bir gün önce ailem kaçırılmış. Bir süre havadan ve karadan arama çalışmaları devam etti. Kaybolduklarında hava açıktı, ancak daha sonra hava bozdu ve kar yağmaya başladı. Arama çalışmaları durduruldu. Dosyaya gizlilik kararı getirildi, ancak neden gizlilik kararı getirildiğini anlayamadım.”

Apro Diril’in jandarmaya veya aileye haber vermemesine gerekçe olarak “Telefonunun bozulmasını’ sunuyor. Devran Diril, kendi cümleleri ile Apro Diril’e dair duyduğu şüpheyi anlatıyor:

“Annem, son olarak Fransa’daki yakınları ile görüşüyor ve ‘Apro’nun yakınları burada’ diyor. Sanırım annemin tanımadığı isimler ve orada olduklarını söylüyor. Annem köye gelenlerin Apro’nun arkadaşları olduğunu biliyor, biz de annemi ölümle tehdit ettiğini biliyoruz. Evin çevresinde olan üç kişi örgüt üyesi olsa annem söylerdi, yakın arkadaşları olsa yine bilirdik. Çünkü onlar da Uzungeçit köyünden gelerek anne ve babamı tehdit eden insanlar. Apro, olayın 11 Ocak’ta olduğunu söylüyor; ancak sağda solda konuştukları nedeniyle olayın 7 ya da 8 Ocak’ta olduğunu söyleyenler var.

‘Jandarma olayın üzerine gitmedi’

“Jandarma bu çelişkili ifadelerin üzerine gitmedi. ‘Telefonum çalışmıyordu’ diyor. Bir saat ötedeki köye gitse telefon bulabilirdi, ancak bunu yapmadı. Köyde ise telefon gayet iyi çekiyor, hatta abim ile annem 6 Ocak’ta görüntülü konuşma yaptılar. Apro Diril, annemin cenazesi bulunduktan sonra köyden ‘Güvende değilim’ diyerek ayrılmış. Siirt’te bir köye gitmiş, İstanbul’a da gidip geliyormuş. İlk başlarda akrabamız olduğu için şüphelenmedik, ama bize doğruyu söylemiyor. Apro aşağı doğru gittiler diyor, ancak annemin cesedi orada bulunmadı. Cenazesi deforme olmuştu. Ablam annemin cesedinde kurşun veya bıçak izi görmemiş. Annemin cenazesi bulunduğunda sol kolu yoktu. Kafasında yarılma vardı. Sağ ayağı deforme biçimde kumun içine gömülü olarak abim buldu. Ön otopsi raporunda yaralanmaya bağlı ölüm deniliyor, ancak tam otopsi raporunu öğrenemedik.

“Bizler babamın da annem ile aynı kaderi paylaştığını düşünüyoruz. Sadece ayakkabı ve yeleğini bulduk, kendisini bulamadık. Annemin kolye ve altın küpelerini ise bulamadık. Örgüt götürmüş olsa kendilerince bir mahkeme yaparlardı ve sağa sola götürmezlerdi. Bunlar belli ki Apro’nun bazı arkadaşları ve bunlar Apro’yu, Apro da onları koruyor. Apro’nun babamızın akıbeti için doğruyu söylemesini istiyoruz. Arkasında kim olduğu bizi ilgilendirmiyor. Apro Diril ya yapanları tanıyor ya da bu işi tek başına yaptı. ”

Apro Diril ise Şimuni ve Hürmüz Diril çiftinin oğullarının iddialarını kesin bir dille reddediyor. Hürmüz Diril ile yaşanan tartışma sonrası silah ile ateş açması konusunda ise alkollü olduğunu, havaya ateş açtığını ve kurşunlardan birkaç tanesinin Hürmüz Diril’in evine isabet ettiğini belirtiyor. Olaydan sonra özür dilediğini söyleyen Diril, kaybolma olayı ardından aileye ve jandarmaya haber vermemesini ise telefonunu arızalı olmasına bağlıyor. Devran Diril’in dile getirdiği 7 Ocak tarihinde köyde kendisi ile birlikte üç arkadaşının daha bulunduğu iddiasını da reddeden Apro Diril kendisinin yalnız olduğunu savunarak ve kaçıranların üç kişi olduğunu tekrarlıyor. Çelişkili ifadeler verdiği yönündeki iddialara dair sorularımızı ise cevapsız bırakmayı tercih ediyor.

Cevap bekleyen sorular:

  • Olay tam olarak hangi tarihte gerçekleşmiştir?
  • Apro Diril olayın ardından neden güvenlik güçlerine haber vermemiştir? Telefonunun bozuk olduğunu belirten Apro Diril’in telefonunda gerekli teknik inceleme yapıldı mı?
  • Devran Diril’in iddiasına göre köyde 7 Ocak sonrası telefon şebekelerinde kesinti yaşanıyor. Böylesi bir kesinti söz konusu mu?
  • Apro Diril’in HTS kayıtları incelendi mi? Köyde başka şahısların olduğuna dair bir sinyal incelemesi yapıldı mı? Köye gelen üç kişi olduğuna dair iddialar Apro Diril’e sorulmuş mudur?
  • Devran Diril’in iddiasına göre anne ve babası Uzungeçit Köyü’nden gelen ve Apro Diril ile arkadaşlığı olan kişiler tarafından tehdit ediliyor. Bu iddialar araştırılmış mıdır?
  • Apro Diril, Remzi Diril’e neden ilk olarak “Gittiler” dedi ve ifadesini değiştirdi?
  • Apro Diril ile Hürmüz Diril arasında yaşanan tartışma sonrası husumet devam etmiş midir? Evinde bulunan silahta inceleme yapılmış mıdır?
  • Soruşturmada zanlı konumunda olan kimse var mıdır?
  • Hürmüz Diril’i arama çalışmalarındaki son durum nedir?

Ne olmuştu?

Kovankaya köyü, devlet tarafından 1989’da boşaltılmıştı. Köye 1992 yılında dört aile yerleşmiş fakat 1994’te köy tekrar boşaltılmıştı.

Şimuni Diril’in amcasının torunları da 1994’ten beridir kayıp.

1994 yılında 12 yaşında olan İlyas Diril ve 16 yaşında olan Zeki Diril’den gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamamıştı.

İki çocuğun zorla kaybedilmesi, Cumartesi Anneleri’nin 628. haftasında kamuoyuyla paylaşılmıştı.

Cumartesi Anneleri, İlyas ve Zeki Diril’in, 1989’da köyleri boşaltılınca İstanbul’a taşındığını ve kazandıkları parayı eve götürmek üzere 2 Mayıs 1994’te İstanbul’dan Şırnak’a doğru giderken gözaltına alındıklarını, daha sonra da kendilerinden bi daha haber alınamadığını duyurmuştu.

İlyas ve Zeki Diril için başlatılan soruşturma takipsizlikle sonuçlanmış, Zeki Diril’in ailesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu.

AİHM, Zeki Diril’in kaybolmasından devletin sorumlu olduğuna karar vererek Türkiye’yi oy birliği ile mahkum etmişti.

2000’li yıllarda, Süryani aileler yaz aylarında köye dönüyor, Hurmüz ve Şimuni Diril çifti ise köye temelli dönüş yapmıştı.

Altan Sancar'ın haberinin tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.

TOP